Gençlerde Empati Gelişimi
- Ayça Özbatır
- 8 Haz 2021
- 4 dakikada okunur

Ergenlik döneminde, gençler dışa karşı daha tepkili ve duygusuz hatta bencil olarak algılanabilmektedirler. Bunun bir nedeni hem kendi kimlik ve kişiliklerini oluşturma sürecinde kendilerine dönmüşlerdir ve dışarıda olan bitenlere daha az dikkat ederler hem de ayrışma ve bireyleşme süreci için çatışmanın önemli bir rolünün olmasındandır. Bununla beraber; ergenlik döneminde beyinde olup bitenler, diğer gelişim süreçlerini de etkilediği gibi empati gelişimini de etkiler.
Somut düşünmenin geliştiği ve ortaokul dönemlerinden itibaren soyut düşünme becerilerinin de olgunlaşmaya başladığı ergenlik döneminde, planlama, organizasyon, karar verme ve özdenetim gibi yürütücü işlev becerilerinin gelişimi ise yetişkinliğe kadar ancak toparlanır. Araştırmalar, empatinin yürütücü işlev becerileriyle ilgili olan "Bilişsel empati" ve "Duygusal empati"nin gençlik yıllarında hala gelişmekte olduğunu göstermektedir. Empati:
Bilişsel empati: Olaylar, durumlar hakkında başka bir kişinin bakış açısından zihinsel olarak düşünebilme becerisi, buna perspektif alma da denir.
Duygusal empati: Başkalarının duygularını uygun şekilde tanıma ve bunlara yanıt verebilme becerisidir. Bu beceriler, sosyal problem çözmede, kendimizin ve diğer insanların duygularını anlama ve yönetmede; çatışmalardan kaçınmada yardımcı olan becerilerdir.
Ayrıca beynin duygusal ve bilişsel Empatiden sorumlu iki ayrı bölümü vardır. Bilişsel Empati, medial prefrontal korteks ile bağlantılıyken, duygusal empati, duyguları düzenleyen beynin limbik bölgesinde temellenir. Her ikisi de birbiriyle bağlantılıdır. Hollanda Utrecht Üniversitesi'ndeki Ergen Gelişimi Araştırma Merkezi'nde yürütülen bir araştırmada, bir çocuğun duygusal empatisinin, ergenlikteki bilişsel empati düzeylerini ön görmede önemli bir kriter oladuğunu tespit etmiştir. Aynı araştırmanın, empatinin gelişimi hakkında farklı bulguları da şöyledir:
Kızlarda:
Bilişsel empati 13 yaşından itibaren artmaya başlar.
Duygusal empati, ergenlik boyunca nispeten yüksek ve istikrarlı kalır.
Erkeklerde:
Bilişsel empati 15 yaşından itibaren artmaya başlar
13 ve 16 yaşları arasında duygusal empatide geçici bir düşüş vardır, ancak bu ergenliğin sonlarında düzelir.
Ergen erkekler arasında duygusal empatideki düşüşün, kısmen aynı zamanda bir artış yaşayan testosteron seviyeleriyle ilgili olabildiği belirtilmektedir. Testeron seviyelerindeki bu artışın, başkaları üzerinde hakimiyet ve güç arzusuyla ilişkili olduğu ve bu dönem ki istek ve ihtiyaçların genellikle başkalarına karşı şefkat ve anlayış gösterme yeteneği ile çatışacağını göstermektedir. Elbette ki, ergenlik dönemindeki sosyal baskının da bununla bir ilişkisi olabilir. Ergen erkeklere “erkek gibi davran” deme eğilimi, genellikle sert davranmaları ve duygularını gösterme veya duygulara yanıt verme dürtülerine direnmeleri gerektiği şeklinde yorumlanabilir. Ergenlik döneminde erkek çocuklar akranlarıyla dalga geçerek ve şakalaşarak bağ kurarlar. Aralarına yeni katılan arkadaşlarına yardımcı olmayı tercih etmek yerine, içinde bulundukları grupla birlikte dalga geçerek aslında sosyal bir risk alırlar. Bu nedenle, bilişsel empati becerilerini geliştirmeye başlasalar da, teorik olarak kendilerini başka birinin yerine koyabilseler de, özellikle grup ortamlarında, buna göre hareket etmeleri çok kolay olmayacaktır dönemin doğası gereği.
Bazen sert veya umursamaz davranan gençlerin bir kısmı gerçekten utangaçtır veya nasıl tepki vereceklerini bilemezler. Başkalarına yardım etmek veya nasıl hissettiklerini sormak isterler ancak böyle bir durum karşısında çekinebilirler. Bazen de var olan durum karşısında yanlış bir şey söylemekten çok korktukları için hiç bir şey söyleyemeyebilirler. Bunu empati eksikliğiyle karıştırmamak gerekir.
Çocuğunuzun empati becerisini geliştirmesine ve başka birinin duygu ve davranışlarına uygun şekilde yanıt verme becerisi kazanmasına yardımcı olabilecek bazı öneriler şöyle sıralayabiliriz:
Anahtar kelime: "SABIR". 2o'li yaşlara kadar beynin empati ile ilgili kısımlarının gelişmeye devam ettiğini hatırlamak ve bu konuda sabırlı olmak daha bilinçli bir çaba göstermenize yardımcı olacaktır.
Çocuklarınızla güncel olayları tartışabilir ve onlara hikayedeki insanların nasıl hissettiklerini sorabilirsiniz. Güncel konularda, yakın çevrenizde yaşananlarla ilgili sohbet ortamları yaratın, farklı fikirler gelse de konuşma ve tartışmaya açık olun. Bu sohbetlerin gençleri çok geliştirici olduğunu hatırlayın.
Farklı durumlarlala ilgili problem çözmelerine yardımcı olun. Örneğin, “Okula yeni başlayan biri olsaydın sana nasıl davranılmasını isterdin?”, “Seninle alay edilseydi, arkadaşlarının sana nasıl yardım etmesini isterdin?” veya “Eğer okuldan bir süre uzak kalsaydın, geri döndüğünüzde insanların ne demesini isterdin?” gibi günlük yaşantı içinden ya da seyrettiğiniz bir film üzerinden olabilir; günlük olaylarla ilgili sorular sorun, alternatifler üretmesine yardımcı olun. Sorular sorarak yönlendirin. Soru sormak, çocuğunuzun kendisini o kişinin yerine koymasına (bilişsel empati) ve alternatif yanıtları, tepkileri (duygusal empati) düşünmesine yardımcı olur.
Bir örnek verirsek çok daha iyi anlaşılabilir:
"Çocuğunuz, Cumartesi gecesi dedesinin doğum günü partisine gelmek istemiyor; onun yerine bir arkadaşının yaptığı programa dahil olmak istiyor."
1. Seçenek: “Gerçekten bencil davranıyorsun. Gelmek zorundasın.”(İpucu: Gençlerin etkinliğe katılması muhtemeldir, ancak tüm zamanını somurtarak ve telefonlarını kontrol ederek geçirebilirya da istemediğiniz davranışlarla tepki verebilir.)
2.Seçenek : “Tamam, gelme. Ama dedenin sonsuza kadar yanında olmayacağını unutma. Sonra çok üzülürsün." (İpucu: Ergenlik çağındaki çocuğunuz bir an için dedesinin duygularını düşünebilir ama çabucak unutup arkadaşlarıyla geçirdiği güzel bir cumartesi gecesinin tadını çıkarabilir. Sizinle gelecek kadar suçluluk duyabilir ama böyle hissettirdiğiniz için size öfkeli olacaktır.)
3. Seçenek : SORU SORMAK. "Tamam, Arkadaşının yaptığı organizasyona gitmeyi çok istediğini farkettim. Bunun senin için neden bu kadar önemli olduğunu anlatır mısın bana?", "Dedenin doğumgününe gelirsen nasıl olacağını düşünüyorsun?", "Arkadaşlarınla beraber olmak istiyorsun, farklı nasıl alternatif yaratabiliriz?", “Gelemezsen, dedenin onu önemsediğini anlaması için ne yapabilirsin?” (İpucu: Çocuğunuz gelebilir veya gelmeyebilir. Eğer gelmezse, açıklaması için dedesini kendisinin arayarak açıklamasına mutlaka teşvik edilmelidir).
Model olmak çok önemlidir. Bu öneriyi pek çok konuda veriyorum ve hep de hatırlatıyorum. En büyük referansları anne babalarıdır. Kendi yaşantılarınızdan örnekler vererek, bazen sizin de benzer durumlar yaşadığınızı görmelerine izin verebilirsiniz. Hem şu anki duruşunuz, yaklaşımlarınız hem de geçmiş dönemlerde yaptıklarınızdan paylaşımlarınız çok ilham vericidir. Örneğin, bir arkadaşınızın sıkıntılı bir döneminde, siz ne düşündünüz, yardım etmek için ne yaptınız, nasıl sonuçlandı ya da sizin zorluk yaşadığınız bir olayı anlatmanız, sizin de o yaşlarda benzer durumlar yaşadığını göstermesi açısından iyi olabilir. Çözemediyseniz ya da saçma şeyler bile yaptıysanız paylaşmanız çocuğunuzla etkileşiminizi daha da olumlu etkileyebilir.
Tabii ki, bu konuşmalar her zaman planlandığı gibi gitmez. Sorularınıza yanıt olarak bir çok tepki ve beklenmedik cevap alabilirsiniz. Bu sohbetleri yapmak için uygun anı seçmek, ses tonunuzun, beden dilinizin anlamaya yönelik olması iletişimin sağlıkla akması için önemlidir. Gençler, bakışları ve ses tonunu iyi yakalalarlar. Onlarla sohbet etmeye çalışırken altından başka bir şey çıkacağından şüphelenirlerse, muhtemelen o sohbet çok ilerlemeyecektir.
Her şeyden önce, sizler de gençtiniz ve gençken bu süreçlerin nasıl olduğunu, ne beklediğinizi, ya da o dönem ki anne babanızla olan iletişiminizi, o dönemdeki sizi hatırlamanız önemli. Belki de sizler de o dönemde benzer süreçlerden geçiyordunuz. Kendimizin o yaşlardaki halini hatırlamak, ergen çocuğunuzla olan iletişiminize farklı bakmanıza yardımcı olacaktır.
Comentarios